24 Mayıs 2009 Pazar

KANDIRMACA

Çok dert yandığım bir konuyu daha yazmak istiyorum.Neredeyse herr organizasyonun yaptığı ilginç taktikler insanı önce heveslendirip sonra da hüsrana uğratıyor. Tur şirketleri örneğin,yaptıkları gezi organizasyonlarıyla ilgili müşterilerin ilgisini çekmek için değişik pazarlama taktikleri uyguluyorlar.''Şok fiyat!''deyip gerçekten de çok uygun fiyatlar yazıyorlar afişlere veya broşürlere,ve doğal olarak insanların ilgisini çekiyorlar. (Örneğin)''İtalya gezisi 4 gün 3 gece €150!Kaçırmayın'' diye reklam yapıyorlar. Ne kadar güzel,ne kadar uygun fiyat diye düşünüyorsunuz,ta ki ilanın en altındaki minik yazıları görene kadar...Minik yazılarda ise extra turları almak şartıyla yazıyor ve bu turlar da ayrıca €150! Daha şimdiden €300 yani!Buna bir de alan vergisi vize ücreti vs...eklenirse ilandaki ilk rakamın neredeyse üç katına çıkıyor.
Aynı şeyi araba reklamlarında da yapıyorlar!Baz fiyatı veriyorlar,önce ilgimizi çekiyorlar,sonra üstüne metalik boya farkı olsun,alım satım masrafı olsun eklendikçe ekleniyor...Yani o ilk ilgimizi çeken rakam hayallerde kalıyor...

başarılı bir reklam



son zamanlarda ciddi olarak reklama önem veren sensodyne reklamlarını arttırdı .Reklamlarında diş hekimlerini kullanmasının Türk halkının üzerinde etkili olacagını dusunuyorum (benim üzerimde etkili oldu ki ben dün aldım :) ) Türk halkı her zaman doktorlara güvenir ve onların dediğini yapmaya çalışır bence sirket Türkiye hakkında çok iyi bir hazırlık ve arastırma
yapmış.başarılı bir reklam strateji.

Güvenli internet alış-verişi

hayatımızın her yerinde olan internet artık artık alış-veriş konusunda da sınırsız seçenekler sunuyor peki bu alış-veriş leri guvenli olarak kredi kartımız kopyalanmadan nasıl alış-veriş yapabiliriz?Sorunun cevabının tek cevabı PAYPALyapabiliriz?Sorunun cevabının tek cevabı
sadece işlem başına $3 kredi kartınızla güvenli bir şekilde işlem yapabiliyorsunuz .Karşı taraf sadece sizin paypal da kullandığınız e-mail adresinizi görüyor sizde ödemenizi yapmış oluyorsunuz.Reklam stratejiside benim çok hoşuma gitti büyük alış-veriş sitelerinde hem ana sayfasında reklamı var hem de ödeme yapacağınız sayfada.hizmet sektörünün de en hızlı büyüyen firmalarından biri olacağını düsünüyorum

23 Mayıs 2009 Cumartesi

Sonunda cevizi de ithal etmeyi başardık


Ülkemizin verimli topraklarını anlata anlata bitermeyen büyüklerimiz nedense bir türlü verimli üretip, çeşidi artırmak yerine komşusu yada rakibi ne ekiyorsa oda aynı ürünü ekip belki onunki satılmaz benimki satılırda oh iyi olur diye diye hep yanlış ürünleri ekip biçmekten zarar üstüne zarar ediyorlar.Türkiye'nin her yerinde kolaylıkla yetişen ceviz ağacı da yerni fındık çok para eder diye kaptıran bir örnek. Bu nedenle de ceviz üretimi düştüğü gibi sektörde bu işi yapanlarda az kdv den dolayı işçi çalıştıramaz oldu.Son zamanlarda ise cevizin değerinin artması için işlenmesi gerektiğini düşünen Gaziosmanpaşa Ünversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Yaşar Akça üretici ve cevizi işleyen firmalara yardımcı olunması için kampanyalar başlattı.Cevizi ithal etme rekoru kırdığımızı belirten Akça,Trım ve Köy İşleri bakanlığı ile Tübitak'ın ortak çalışması ile 5 yıl içerisinde yine ceviz üretiminde dünyada sayılı sıraya gireceğimizi bildirdi.Umudumuz atık doğru zamanda doğru effektif üretimi yapmak.Tarım alanında ileri gitmeliyiz bu ülkemiz için en iyisi olacak, çünkü zengin dünya ülkeleri organik üretimin peşinde bizim çiftçilerde bilinçlendirilip organik tarıma yönlendirilse ihraçat patlaması yaparız.

20 Mayıs 2009 Çarşamba

sahibinden.com


Sahibinden.com Türkiye’nin markalaşmış bir kaç internet projesinden biri. 2009 senesinin ilk reklam kampanyasına başladı bu internet devi. Türkiye’den veya dünyanın farklı bölgelerinden çok geniş bir ürün yelpazesine sahip olan sitede kullanıcılar ister alım, ister satış işlemlerini gerçekleştirebiliyor. Sahibinden.com sitede alışverişin kolaylığını vurgulamak amacıyla 3 farklı film çekti. Reklamda sitenin komisyon ya da ek ücret ödemeden alışveriş yapılabilme özelliği anlatılıyor.
Sahibinden.com her ay 7 milyondan fazla tekil ziyaretçisiyle bir internetten satış devi haline geldi. 1.5 milyonun üzeirnde üyesi olan portala, üye olmak ve ilan vermek ücretsiz. İnternet ücretsiz fayda sağlayan sitelerin önderliğinde büyümeye devam ediyor çünkü insanlar bu sistemi sevdi hiç bir ücret ödemeden ilan verip mallarını,ürünlerini,araçlarını yani kısacası herşeylerini satabiliyorlar aynı zamanda site sahipleride durumdan çok memnun çünkü siteleri o kadar tık alıyorki site içine aldıkları reklamlardan yeteri kadar kazanıyorlar bence.

19 Mayıs 2009 Salı

reklam stratejileri














Bildiğimiz gibi her firmanın kendine göre bir reklam stratejisi vardır bazen bu reklam stratejileri rakip firmanın üzerine yapılır bazende rakip firmalardan kendine pay çıkarılır bazende ünlü bir veya birçok şahıstan yararlanır ama hangisinin daha etkili olduğu reklamın yaratıcılığına bağlıdır.Mesela yukarıda fotorafını koyduğum audi reklamı çok ilgimi çeken bi reklamdır.Markaları mercedes,bmw,alfaromeo ve volvo olan dört aracın anahtarlarının yanyana asılması sonucu ortaya audi logosu çıkmakta ve asıl ayrıntı ise bu dört aracın kendilerine has özellikleri olması(mercedes=teknoloji,volvo=sağlamlık,alfaromeo=hız ve bmw=spor ve dinamik)ve bu dort aracın özelliklerinin hepsinin tek araçta toplanmasından bahsediyor ve gerçekten çok güzel bir reklam olmuş.Diğer bi fotorafını koymuş olduğum reklam pepsinin coca cola dan üstün olduğunu göstermektedir.En meşhur reklam çeşitlerinden biride global ünlülüğe sahip kişilerin veya bazı ülkelere has kişilerin reklam filminde oynamasıyla ortaya çıkan reklamlardır yukarıda fotoraflarını gördüğünüz gibi fakat hangisinin firmaya daha çok geterisi olduğuna karar vermek kolay olmasa gerek çünkü hepsi ayrı güzel!


Bildiğimiz ve gördüğümüz üzere,turkcell televizyonlarda,otobüs duraklarında ve billbordlarda en çok reklam veren firmaların başında geliyor ve bunun en büyük nedeni reklamlar için harcadığı paranın yüz misli olarak ona geri dönmesidir.Turkcell geçtiğimiz yıl yıllık kar miktarını 4 miyar dolar olarak açıkladı ki bu gerçekten çok ama çok büyük bir rakam ve buda turkcellin nıe reklam vermekte bir numaralı firma olduğunu göstermektedir.Son birkaç yıl içerisinde turkcell için ciddi görrebilceğimiz rakipler kuruldu bunlar avea,vodofone firmalarıdır.Bunlar da en az turkcell kadar iyi kampanyalar yapıp hatta bazen daha iyisini yapıp birçok insanın gsm operatorunu değiştirmesine neden olmalarına rağmen turkcell hala %96 lık piyasayı elinde tutmaktadır ve bunun en büyük sebeplerinden biri turkcellin reklam için ayırdığı bütçenin diğerlerininkinden daha fazla olmasıdır.Turkcell in bu başarısında ki diğer sebep ise türkiyede kurulan ikl gsm operatörü olamasıdır fakat şuan türkiyede bu alanda üç büyük firma olmasına rağmen turkcellin müşteri sayısının azalmamasının en büyük nedeni reklamalr ve giyim(mavi, ve damat gibi),yiyecek(mcdonalds ve burgerking gibi), eğlence(cinebonus gibi) gibi sektörlerdede müşteri kitlesine ayrıcalık tanıyo olması ve bunun için ciddi şekilde reklam yapıp para harcıyo olmasıdır tabiki KAZ GELECEK YERDEN TAVUK ESİRGENMEZ atasözüde bunu neden yaptıklarını açıklamaktadır.

Şimdi Reklamlar=)













Süper süper süper dedirten ve bakınca tekrar tekrar güldüğüm reklamları herkesle paylaşmak istiyorum:Resimlerin hepsi ödül almış reklamlar;zaten ancak böyle inovasyon örnekleriyle başarılı olunabilirdi diye düşünüyorum.Nike’ın bu yaratıcılığı ve süper siyasi espri anlayışı:p , Raid’in Spider Man’i bile alt ederiz tarzında güçlü olduklarını vurgulayan komik yaklaşımı,Burger King’in en büyük rakibi olan Mc Donalds’a karşı kazandığı alaycı zaferi(ki ben aralarından en çok bunu beğendim;ancak bu kadar güzel dalga geçilebilirdi=)) reklam ödülü almayacak da hangileri alacak?? Ayrıca Lee Cooper ve Levi’s Jeans reklamlarını,Kawasaki motor markasının hızı ile ilgili kendine güvenini,IWC saat markasının otobüste böyle güzel ve tanıtıcı reklam vermesini da oldukça başarılı ve espirili buldum.İşte bu yaratıcı reklamlardan bazılarının resimleri
->>bu reklam kadınları son derece küçük düşürmüş bence;fakat bir inovasyon örneği olarak yine de eklemek istedim.

banka reklamları ve gercekler

banka reklamları..aklımızı basımızdan alır!gidip hemen kredi alasımız ,paraları sacasımız gelir.çünkü reklamlardaki dünya farklıdır ;hersey mukemmeldir.ancak gercek hayattaki dünyada
bankaların vaad ettikleri ile sundukları birbirinden cok uzak olur:)
bankacılık sektöründe müsteri memnuniyeti ve iletişim konusunda çok yetersiz oldugunu düsünüyorum.hayal dünyası yaratıp sanki o dünyayı yasıyormusuz gibi davranmaları müsteriye gercek degeri vermemeleri bizi hemen gercek hayata döndürüyor tabii ki!gecen gün kredi kartı ekstremi ödemek icin hsbc ye gittim.5 tane vezne var ama sadece 2 tanesi calısıyor gayette kalabalık önümde pek cok insan var bana sıra gelene kadar.. ki ben kartımın bana verdigi!! avantajı!! kullanarak ön sıradan yer aldım güyaa..gayette bekledim yarım saat yani neden o 5 veznede calısmıyor ne bu rahatlık? nerde o güler yüzlü reklamalrdakii bankacı arkadaslar??
vaad ettiklerini neden gerceklestrmiyorlar??
müsteri memnuniyetsizlgii baslarına ilerde cok büyük bir dert olcak haberleri yok!
gerci tüm banka sektörü böyle yürüyor.. onu bırakıp diger bankaya gecsen ne olacak? Türkiyedeki sistem degismedigi sürece ki bu cok zor biz hep memnuniyetsiz kalacagız:)))

Chery'nin yeni modeli Türkiye'de


Chery, yeni modeli Kimo'yu 16.3 bin TL'den başlayan fiyatlarla satışa sundu.
Mermerler Otomotiv'in distribütörü olduğu Chery'nin iki modeli daha Türkiye'ye geldi. 1.3 litre motor hacmine sahip ve 83 beygir güç üreten Kimo Forza 16 bin 357 TL'den başlayan fiyatlarla satılacak. Kimo Lusso'nun fiyatı ise 17 bin 649 TL olarak belirlendi.Chery Kimo da tiptronik şanzıman ve dizel motor seçeneği de opsiyon olarak sunulacak. B segmentinde yer alan araç, özellikle şehiriçinde Chery'nin önemli kozu olacak.
Chery Kimo'da sürücü ve yolcu hava yastıkları, klima, elekrikli ön/arka camlar, elektrik kumandalı ısıtmalı yan aynalar, park sensörleri, fonksiyonel gösterge paneli, port bagaj tutacakları gibi özellikler de bulunuyor. Ekonomik kriz döneminde 16-17 bin liraya sıfır kilometre araç bulmak gerçekten zor. Bu krizde böyle bir atılım yapmakla hem para kazanıp hem de tüketiciye ucuza araba sağlamak güzel bir olay. Ayrıca bu, Chery nin Türkiye'ye getirdiği ikinci araç. İlk aracı pazarlamada başarılı olunması ikinci aracı da Türkiye'de pazarlamalarını sağladı.

HARLEY DAVİDSON




Yılın ilk çeyreğinde kârı yüzde 37 düşerek 117.3 milyon dolara gerileyen Harley Davidson pazarlama stratejisinde değişiklik yapıyor. Şirket satışlarını artırmak için sabit kitlesinin yanında kadınlar, gençler ve azınlıklar üzerinde yoğunlaşacak. Harley Davidson Pazarlama Sorumlusu Mark-Hans Richer, strateji gereği yaş dağılımında da daha esnek bir potansiyel müşteri kitlesine sesleneceklerini belirtti. Richer "Genç ve kadın hedef kitlesi ile daha fazla büyüyeceğimize inanıyorum" diyerek yeni modellerden Iron 883'ün 8 bin dolardan daha düşük fiyattan satışa sunulduğunu ifade etti. Pazarlama Sorumlusu Richer, şirketin yeni stratejisi dahilinde kadın ve Latin Amerikalılar için online sosyal ağ alanları kurduklarını belirtti. Robert W. Baird & Co. şirketi analistlerinden Craig Kennison, yapılan araştırmalarda Harley Davidson'un esas kitlesini soğutmadan kadın, genç ve azınlıklara yoğunlaşmasının ekonomik açıdan zorunluluk olduğunu söyledi. Böylece pazarlama dünyasında kadınların ne kadar önemli olduğu tekrar vurgulandı. Kadınların ilgisini çekecek markaların piyasada daha şanslı olacağını düşünüyorum. Özellikle motor ve otomobil dünyasında artık kadınların görüşlerine yer verilmeli ve kadınların ilgisini çekecek ürünler üretilmelidir.

CALVİN KLEİN VE MÜZİK


Calvin Klein kült parfümlerini “We are one- Biz biriz” sloganlarıyla bezeli bir halde satışa çıkardı.Birçok dilde bu sloganı kullanan markanın bu limitli ürününü alanlar ayrıca mini bir hoparlöre sahip olacaklar.Müziğin evrensel lisan olduğunun altını sloganlı şişelerin altına yerleştirdiği minik hoparlörle anlatan CK'in bu promosyonu tutulacak gibi görünüyor. Promosyon hem fonksiyonel bir ürün vaad ederken, koleksiyoner bir ürün de vermiş oluyor. Böylece bu ekonomik krizde güzel bir kampanyayla daha çok ürün satma fırsatı yakalayacaklar. İnsanların alım gücünün düştüğü şu günlerde, özellikle pahalı bir ürün olan parfümü satmak için bu tür promosyonlar gerekiyor.

GOOGLE VE 23 NİSAN



Google, yerel pazarlama stratejilerini başarıyla kullanmaya devam ediyor. Yahoo, Altavista gibi arama motorlarından sonra piyasaya çıkmış olsa da, rakiplerine büyük fark attı Google. Rakipleri gibi sadece .com uzantılı, merkeziyetçi bir anlayıştansa, her ülkeye kendi anadilinde yayın yapmaya başladı. .com.tr, co.uk, .de gibi pek çok farklı uzantıdan, hizmet verdi kullanıcılarına.
Yerele önem veren bu anlayışı farklı alanlarda da devam ettiriyor Google. Özellikle ülkelerin bayramlarını, özel günlerini hatırlayarak, google logosunu bunlara uygun şekilde tasarlattırarak, yayın yaptığı ülkelerin vatandaşlarına küçük bir jest yapıyor. Bu da google markasını, Amerikalı yabancı bir marka gibi değil de, sanki içimizden biri gibi görmemizi sağlıyor. Google 23 Nisan’ı da unutmamış ve logosunu buna uygun şekilde tasarlatmış. Google’ın L’si bir kaydırak olmuş ve 2 çocuk kaydıraktan kayarken resmedilmiş. Böylece Google her ülkeden internet kullanıcılarının bulunduğudunun farkında olduğunu göstermiş ve ülkeleri etkilemek için gerekli pazarlama stratejilerini kullanmış. Diğer arama motorlarınada büyük bir fark atmayı başarmış ve bu alanda bir numara olduğunu göstermiştir.

Bank Asya 1. Lig sponsorluğunu başarılı bir şekilde, marka imajını güçlendirmek için kullanıyor. Gerek Bank Asya 1. Lig reklam filmleri, gerekse de interaktif kampanyalarıyla bunu başarıyor. Bank Asya’nın bir başka interaktif kampanyası başladı.
Bank Asya 1. Lig’de yılın 11′ini seçenler PlayStation Portable (PSP) kazanma şansını elde ediyor. Özellikle Anadolu’da yaşayan binlerce taraftar kendi oyuncularını yukarılara taşımaya çalışırken Bank Asya’nın bu kampanyasını da gönüllü olarak etrafına yaymış olacak. Bank Asya güzel bir rekabet ortamı hazırlamış. Ankara'da gerçekleşen play-off final maçında da skor tabelasında 15 dakikada bir "iline sahip çık, tuttuğun takımı destekle" sloganıyla başarılı bir reklam sloganı oluşturmuşlar. Böylece 1. ligin sponsorluğunu başarılı bir şekilde gerçekleştirdiler.




Türkiyede pazari olan bir otomobil firması yeni çıkaracağı aracın reklamı için yaratıcı bir reklam yapmış.Televizyonlara verilen reklam larda otomobilkazan.com adresine girerek, aracın markasını doğru tahmin edebilen kişi çekilişle otomobili kazanma hakkı yakalıyor. Bence bedavayı seven bir toplum için uygulanacak en güzel reklam.Ya çıkarsa umudu, çıkarsa satarım parasını alırım diye hayal kuranlar için kaçırılmayacak fırsat. Bence hyundai gibi orta sınıf araç firmasının rakipleri ile uygulayabileceği fazla reklam çeşidi yada pazarlama stratejisi fazla zengin olmasa gerek, çünkü firma hangi reklamı yapsa rakipleri de benzeri ile onu vuruyor. İnternet ortamı güvenlik ağı çok zayıf olduğu için tc kimlik numaranızı vs. özel bilgileri vermeyin. Benden söylemesi.

18 Mayıs 2009 Pazartesi

Kredi kartı yalanı

Aklıma en çok takılan konulardan birisi kredi kartı kullanım biçimleri ve kampanyaları.Bankalrın en büyük tuzaklarından biri.Akıllı kullanıldığında belki dünyadaki en akıllı icatlardan biri fakat bizim insanımızın birçoğu bunu kullanmasını ne yazık ki bilmiyor ve bu tuzağa düşüyor.Bankalrın en sevdiği müşteri tarzı borcunu gününde ödemeyip en iyi ihtimalle asgari tutarını ödeyip bankanın faiz işletmesine fırsat veren müşteri tarzı ki bu yüzden olsa gerek birçok televizyon kanalında sürekli kredi kartı reklamı görüyoruz.Bankalar gerçekten kendilerini pazarlamayı iyi biliyorlar.örneğin;bonus para veya chip para olayları aynı şekilde taksit olayarı artı 3 veya 5 şeklinde olan.Aslına bakılırsa doğru kullanıldığında tek seferde sahip olamayacağın şeylere sahip olma imkanı veren güzel bi olay asgari ücretle çalışan birinin taksitle plazma tv alması gibi fakat bizim insanımız haddini aşan limitlere sahip olup sanki bedavaymış gibi kredi kartı kullanıyor hatta en ufak şeyler için bile ve bankalar bunu bildiği için pay-pass şeklinde kartlar çıkarıyorlar.Dünyanın hiçbir ülkesinde kredi kartına taksit die birşey yok türkiye hariç.İnsanlar bi seferlik limitierini sona dayıyor ve ertesi aydan itibaren faiz işlemeye başlıyor bizim millete akıllı ya başka bankadan nakıt avans alıp borcunu ödüyor sanki o borç değilmiş gibi ve haliyle borç büyüyor sonra 5000 tl gibi ufak bir mebla için canına kıyıyor.Artık okdar hayatımızın bi parçası olduki kredi kartları sahip olmayan insan yok denecek kadar az çünkü bankalar gerçekten güzel pazarlama yapıyorlar ve artık kredi kartı olmayan insan kendini eksikmiş gibi hissediyor çünkü heryerde sana ayrıcalık tanıyor ve parayı götürüyor.

Ötv indirimi


Bütün insanlar sanki araba almayı bekliyordu,bi türlü anlayamadım şu ötv indiriminin insanları ne kadar etkilediğini.Araba almaya niyeti olan insanlar mutlaka vardı ama indirimin önemi yok ki zaten veya fiyatın ne kadar indiğinin önemi yok insanlar için yeterki adı indirim olsun hele adı birde ötv indirimi koyup butun televizyonların haber kanallarında bunu haber olarak verince araba almaya niyeti olmayan insanlar bile araba almaya niyetlendi sanki kaçırılmaz bir fırsatmış da fiyatlar yarıya inmiş gibi.Devlet bunun sadece üç aylık olacağını açıkladı ve daha ilk aydan bütün stoklar tükendi asıl anlamadığım kısım ise hani kriz vardı kimse elini cebine atmıyordu bide bu yapılan indirim özellikle 1.6 motor hacminin altında yani bu şu demek oluyor biz bu indirimi orta kesimin cebindeki parayı almak için yaptık çünkü zaten çok parası olan indirime falan bakmadan kriz falan dinlemeden alacağını alıyor ve genelde lüks sınıf araçlar aldıkları için motor hacimleri oldukça yüksek oluyor yani indirimden falan yararlanmıyorlar devlette bunun farkında ki bunu sırf orta sınıf araçlarda yapıp aklınca piyasayı rahatlatıyor halbuki borç içinde olan insanı bile gaza getirip bu fırsat kaçmaz diye araba almaya teşvik ediyor.merak ettiğim ise şu devlet bu indirimden evvel mi daha çok gelir elde ediyordu yoksa şimdi daha çok araç satılmasını sağlayıp sürümden daha çok mu kazanıyor?

marka isim faciaları!!



İster büyük bir kurum olsun ister küçük bir mağaza, ister bir hızlı tüketim ürünü olsun ister bir ara mal, ister bir fabrika olsun ister bir hizmet firması, ister bina olsun ister proje, ister film olsun ister kitap, ister yarışma olsun ister web alanı, bir ticari varlığa isim vermek hiç kolay değildir. Her marka, ilgi görmek, hatırda kalmak, bilinir olmak, müşterinin ilk tercihi olmak için yola çıkar. İyi bir marka ismi bulmak, markalaşmanın en önemli parçalarından biridir. Doğru marka ismi sizi rakipleriniz karşısında maça 1-0 önde başlamanızı sağlar. Alabileceğiniz en önemli pazarlama kararı, bir ürüne ne ad vereceğinizdir.Kötü bir isim, kötü bir algıyı beraberinde getirir.Kötü örnekler karsımıza her sektörde cıkmaktadır. Örneğin bu ürünü GOTU KOLLA Türkiye’de raflarda görebilirsiniz.
Ama satınalanı görebileceğinizi sanmıyorum. Bu örnek tam bir facia.MITSUBISHI: Pajero adlı modeli İspanyolcada mastürbasyon anlamına geliyor.VICKS: Almancada Viks, ‘F’ harfi ile okunduğu için sex anlamına gelen bir telaffuzda okunuyor.ROLLS ROYCE: Yeni modeli Mist almanyaca ‘Hayvan gübresi’ anlamına geliyor.TOYOTA: Fiera modeli PortoRico’da ‘çirkin yaşlı kadın’ anlamına geliyor.UMBRO: Zyklon adı verilen ayakkabısı, 2.Dünya Savaşında kullanılan gazın adıdır. Musevileri ayaklandırmıştı.Tabiki farkedilip sonradan düzeltilmiş bazı büyük firmaların hatalarıda var.General Motors, İngilizce ‘de yıldız anlamına gelmekte olan “Nova” ismine sahip aracını, Latin Amerika’da aynı isimle kullanmak istedi, ancak İspanyolca ‘da “No va”, “gitmeyen, yürümeyen” anlamına gelmekteydi.
sözün kısası ürününüz ne olursa olsun markanızın evrenselligini ,her dilde gelebilecegi anlamları cok önemli..yoksa sizde bu sirketler gibi yanlıs anlasılmaya maruz kalabilirsiniz:)))

TEB BONUS REKLAMI

http://www.vidivodo.com/275850/teb-bonus-burhan-altintop



Reklamı izledikten sonra hep 100 tl lik alış-veriş yapmaya çalıştığımı farkettim.Eskiden arabama 50 tl lik benzin alıyordum,şimdi kampanyadan yararlanayım diye 100 tl lik alıyorum ve teb bonus kartı kullanıyorum ,markettede alacak listeme göre alış-veriş yapan biriyim 100 tl tutsun diye ihtitac fazlası bazı şeyler almak zorunda kaldığımı farkettim ve başka kredi kartı olmasına ragmen yine de teb bonus u kullanıyorum. şimdiden 4 kere 100 tl lik alış-veriş yapıp 100 tl bonus kazandım :).Gerçekten de bu reklamlar adamı alış-veriş manyağı yapıyor, kampanya bir an önce bitsede hesap ekstresi fazla kabarmasa sanki kampanyadan yararlanınca diğerlerinin parasını ödemiyorsun:))

HAYDİ GÜLÜMSE KAMPANYASI



Kampanyanın reklamını seyrettikten sonra aklıma gelen ilk şey pazarlama sadece bir ürünü satmak için değil bir yardım kampanyasının başarılı bir şekide yürütülmesi için en önemli şey olduğuna karar verdim kampanyanın kısaca amacı :Özürlüler Vakfı Haydi Gülümse Kampanyası'yla engelli çocukların tedavilerini gerçekleştirmeyi amaçlıyor ve Dört milyon TL bağış toplanması beklenen proje kapsamında yedi ilde, 1400 çocuk ameliyat edilecek. Ayrıca az gelişmiş bölgelerde bilgi eksikliği ve maddi imkânsızlıklar nedeniyle, tedavi edilememiş üç aylık ile 15 yaş arası çocuk hastaların tedavilerinin üstlenilmesi planlanıyor. Projeye destek vermek isteyenler Avea, Turkcell ve Vodafone faturalı hatlardan 5787’ye boş mesaj göndererek, 5 TL’lik bağış yapabilirler.BENİM DE ANAMCIM BU BİLGİLERİ SİZE ULAŞTIRARAK BİR KİŞİNİN DAHA BU KAMPANYADAN HABERDAR OLUP KAMPANYAYA KATILMASIDIR.eğer biz bir sosyal bir toplumsak ,bu tür organizasyonların pazarlamasına ufak bir yardım da bizlerin yapmasıdır.


CABELAS













Benim neredeyse bütün ihtiyaçlarımı karşıladığım bir internet sitesi, hatta internetten alış-veriş yapmaya başlatan site.Site USA deki bir magazanın sitesi ; magaza geyip geçmeyin Amerika da 30 dan fazla magazası war ve yıllık ciroları 300 milyon $ üstünde.beni ilgilendiren kısmı ise aradığınız her sey ama her şey var ;zaten bir kere alıştınızmı bır daha ayrılamıyorsunuz çünkü ürün yelpazesinde :av malzemesinden atv aracına mutfak gereçlerinden elektonik eşyalara ,giysilere ihtiyacınız olan her sey burada ve TÜRKİYE ye kargo süresi en fazla 6 gün sürüyor.fiyatları ise Türkiye ile kıyaslanamıyacak kadar ucuz(bahsettiğim fiyatlara kargo ücreti de dahil)adamlar dünyanın her yerine her seyi gonderiyorlar ve gönderi süresince kargonuz nerede onuda dakikası dakikasına takip edebiliyosunuz.Bu kriz durumunda bütün dünyaya hitap edebilmenin büyük bir avantajı olduğunu düşünüyorum




29 Nisan 2009 Çarşamba

Otomotiv de indirim sınır tanımıyor



Otomobil sektöründe uygulanan ötv indirimi yeterince tatmin etmedi. Binek türü otomobillerin satışlarında %180 oranında artış saglanırken, hafif ticari ve ticari araçlarda bu oranın %100 de kalması üreticilerin canını sıktı. Bu nedenle fiat, renault, citroen gibi Türkiye pazarında büyük payı olan şirketler ve diğer markalarda indirime devam ediyor, piyasaya sürdükleri taşıtların yeni modellerinin biran önce yeni sahiplerine kavuşması için çabalıyorlar.Yeni modellerde özel renk, ve bunun gibi ekstra ücret kapsamına giren hizmetler şimdilik indirimde, peşin fiyatına %0 faiz ugulamasıda üreticilerin almış olduğu kararlar arasında. Türkiye sıfır araç da indirim ler yapıyor, kredi çeken millet saldırıyor neredeyse ehliyet alan her insan araba sahibi oldu. Malesef kredi borçu dolayısı ile birçoğu da bu araçlara veda etmek zorunda kalıyor, yani 2. el piyasası daha da düşüyor bence en avantajlı olan piyasada 2000 km yi geçmemiş araöları almak çünkü en az 5bin TL fiyat farkı var ve sonuçta oda yeni.

26 Nisan 2009 Pazar

Tansaş'ın kampanyası


TANSAŞ KAMPANYASI

Yaklaşık 1 aydır Tansaş'ta uygulanan ve oldukça ilgimi çeken bir promosyondan bahsetmek istiyorum.Tansaş,fırın kabı ve saklama kabı olarak kullanılabilen Pyrex cam ürünleri ile ilgili bir pazarlama taktiği uygulamaya başladı ve bu konuda da oldukça başarılı olduğunu görüyorum.Kampanyadan bahsedecek olursam;alkol,kontör,elektrikli ürünler ve sigara dışında yaptığımız her alışverişe bir adet sticker hediye ediliyor,bir de broşür veriliyor yanına. Broşür 1'den 95'e kadar puanlar içeriyor. Her 10 liralık alışveriş karşılığı aldığımız bir sticker ise 1 puanı ifade ediyor. 30.,45.,50.,60.,70.,ve 95.puanlarda ise Pyrex cam ürünlerinden hediye ediliyor.Örneğin 30 puan biriktirene 2l'lik karıştırma kasesi,45 puan biriktirene oval kızartma kabı veya 1l'lik ölçme kabı veriliyor.Müşteri hangisini almak isterse artık,tercih ona kalmış...
Bu kampanyanın müşteriyi tüketime zorlayan en can alıcı noktası da şu:Geliyorsunuz kasaya;diyelim ki 48 liralık alışveriş yapmışsınız,kasiyer hemen soruyor size,2liralık bir şey daha alırsanız size bir sticker daha vereceğim,tamamlamak ister miydiniz diye?Siz de yazık olmasın diye tamam deyip kabul ediyorsunuz,2 liralık bir şey daha alıp 50liralık alışveriş yapmış oluyorsunuz.Karşılığında 5 sticker alıp broşürünüze ekleyecek 5 puan kazanıyorsunz.Hemen her müşteri böyle yaparak tamamlıyor alışverişini;eksik kalan miktarı 1-2liralık şeylerle kapatma ihtiyacı duyarak...Kasanın yanlarına konulmuş olan şekerler,gofretler,sakızlar ise takviye için hazır bekliyor zaten.İhtiyacımız olmasa da,az kalmış 1 puan daha almaya deyip alıveriyoruz onlardan düşünmeden.
Sonuçta müşteri belki de piyasada 20-25liraya satılan saklama kabına bedava sahip oluyorum hissi ile memnun kalıyor...Tansaş ise yaptığı bu promosyon ile satışlarının keyfini çıkarıyor.Alan memnun satan memnun hesabı yani...=)

30 Mart 2009 Pazartesi

'pazarlama vakaları'

pazarlama'da pek cok vakalar yasanmış ve yasanmakta..bazen yapılan strateji yanlışları,ben oldum artık ne yapsam müsterim beni terk etmez pozları pek cok şirketi zor durumda bırakabiliyor.ilk olarak 'coca cola ve pepsi cola'yı ele alalım.30 yıl öncesinde cola savasları adında pazarlama tarihinde yerini almıştır.Coca cola yaptıgı hata sonucu 30 yıl önce neredeyse batıyormuş!Coca cola tüketecisine onların arzusu hilafına(ragmen) kendi istedigini dayatmak istemiş.Bu sırada Pepsi Cola da Micheal Jackson reklam rüzgarını arkasına almış ve Coca cola nın ensesinde bitmiş..Tüm bunlara sebep de 5-10 tane çok bilmiş Harvard mezunu deneyimsiz yöneticiymiş.Neyse ki Coca cola hatasını anlamış ve tüketicisine 'YENİ COLA'yı dayatmaktan vazgecerek son anda kendisi aleyhine vahim neticeleri önlemiş.Buna benzer stratejik hataları MICROSOFT da zaman zaman yapıyormuş.Ta ki karsısına GOOGLE gibi bir dev cıkana kadar=)Mıcrosoft simdilerde hata yapmakdan korkuyormuş; 'ARAMA MOTORU' işinde etkili olamıyor ve nal topluyormuş.
Anlasılan o ki; rakip daha dogrusu güçlü ve yenilikçi rakip karsısındakine srtatejik hatalar yaptırtabiliyor..bilerek yada bilmeyerek:)
.

29 Mart 2009 Pazar

''Pazarlama budur!'' dedirten fıkralar=)

Pazarlamacılar
Şirket içi futbol karşılaşması düzenleyen iki departman; pazarlama departmanı ve teknik destek departmanı maça başlamışlar. Maç sonunda teknik destek grubu ağır farkla pazarlama departmanını yenmeyi başarmış.
Ertesi gün şirket içi haber bültenini hazırlayan pazarlama departmanı, duyuru panosuna şu haberi koymuş:
"Bu sene düzenlenen şirket içi futbol turnuvasında gururla belirtiriz ki, pazarlama departmanı sadece bir maç kaybederek, ikinci olmuşur. Teknik destek departmanı ise kötü bir sezon geçirmiş ve tek bir müsabaka kazanabilmiştir!’’....:)

Pazarlama Tekniği
Sigortacının biri orduya gider. Askerler içtimadadır. Başlar anlatmaya:
- Ben size sigorta satmaya geldim. Sigorta almayanlar savaşa gittiğinde beynine bir kurşun yerse, ailesi hiç para alamaz; sigortalı olanların ailesine ise, devlet yüklü bir para öder. Şimdi kimler sigorta yaptırmak istiyor?
Kimseden ses çıkmaz. İki kez daha anlatır ama yine ses çıkmaz. Sigortacı gitmek üzereyken kıdemli bir başçavuş gelir ve:
- Bir de ben anlatayım, ben bunların dilini konuşurum der ve askerlere seslenir:
- Beyler, şimdi sigorta olup da beynine kurşun yiyenlere devletin ne kadar para ödeyeceğini duydunuz mu?
- Duyduk, der herkes.
- Şimdi siz hesap edin. Bundan sonra ilk çıkacak savaşta devlet, savaşa sigorta olanları mı, sigortasız olanları mı sürer? ! :)

27 Mart 2009 Cuma

5. Ekonomi paketi hepimize hayırlı olsun




Sayın Erdoğan'ın geçen hafta Eskişehir'de açıklamış olduğu 4. paketin akabininde 5. paket de bu hafta başında Çankırı mitinginde açıklandı. Bu paket bir öncekinin yanı sıra araç indirimi, beyaz eşya indirimi yanısıra mobilya ve konut indiriminide kapsıyor. Mobilyada da KDV indirimine gidildi.Bu sektörde KDV 3 aylık süre için %18 den %8'e düşürüldü. Üretici sevinçli çünkü bu süre için de ne üretse kar, elinde kalsa da stok yapar, çalışan ve iş arayan ustalar içinde fırsat, en azından 3 ayda olsa para kazanabilecekler. Peki asıl amaç ekonomiye sıcak para akışı sağlamaksa, acaba tüketici ne kadar para bağlayabilecek buda merak konusu. Piyasada banka kredisi olsun, kredi kartı olsun bir çok insan mağdur durumda, icra daireleri haciz ile dolup taştı, borç gırtlağa kadarken yok olan para ile tüketime nasıl teşvik buda ayrı bir konu.Araba ve mobilya indiriminden önce alınan bir çok ürün şu an icra dairelerinde yatıyor, neden mi nedeni cok basit ya taksit ödemesi için rehinde yada yeni sahibi için açık artırmaya çıkacağı günü beklemekte.Kriz galiba başbakan'ı teğet geçti ama halk için aynı şeyi söylemek çok güç.

Merakla beklenen son ürünlerden biri



Dünyanın en büyük saat üreticilerinden biri olan Tag Heuer'de en sonunda diğer akıllı yatırımcılar gibi cep telefonu sektöründe adını duyurdu. Yeni bir telefon üretimi aşamasında olan şirket lüks ve sayılı kişilere hitap edecek olan ürünü ile güzel de kar hedefi peşinde olmalı ki üretceği ürün 3.000-4.000 Euro arasında satışa sunulacak. Bu telefonun özellikleri tam olarak açıklanmadı fakat internet üzerinden yapılan araştırmalar sonucunda sadece özel taşlarla süslenmiş olması fiyatının yükselmesine sebep değil. Söylentilere göre bu telefon Seg Key denilen özellik sayesinde kullanıcının belirlediği şifre ile kişi kasasını açıp kapatma imkanına sahip, evinizdeki kamera sistemi vs. güvenlik ekipmanlarını bu telefon ile kontrol edebilir hatta ve hatta aracınızı bile bu telefon yardımı ile aracınızı da çalıştırabilirsiniz.Tabi bunları yapabilmeniz için lisanslı yükleme yapmalı ve telefonunuz ile bu araçlarla çekim alanı içinde olmalısınız.Kamerası 9.4 megapiksel,finger print özelliği ile sizden başkasının kullanımına izin vermez ve istenirse uydu bağlantısı bile yapabilir.Firma ömür ürüne ömür boyu garanti veriyor. Teknolojinin azizliğine Vertu da yenik düştü galiba çünkü onun tahtına bu ürün oturacak gibi.

22 Mart 2009 Pazar

Panda

PANDA

Annemin arkadaşının Sena isimli bir kızı var.Çok zeki,çok bilmiş bir kız,yaşı henüz 10.Geçen senelerde televizyonda Panda Dondurmaları çubuklu olan ürünlerinin reklamını yaparken canı dondurma çekmiş,gözü de Panda’ya takılmış,illa Panda Dondurmalarından isterim diye tutturmuş.Annesiyle sokak sokak dolaşmışlar,bakmadıkları yer kalmamış;fakat Panda marka dondurmayı hiçbir yerde bulamamışlar.Annesi başka dondurmalar almak istemiş ama onu da reddetmiş bizim küçük hanım.İşin sonunda aranan dondurma bulunamayınca,Sena mail atmaya karar vermiş Panda’ya. Sitem dolu bir yazı yazmış reklamlarda gördüğü dondurmaların hiçbirini bakkallarda kolayca bulamadığına ve gereksiz yere çocukların canlarını çektirdiklerine dair…
Aradan iki hafta gibi bir zaman geçtikten sonra bir gün kapıları çalınmış.Koca bir koli Panda dondurması gelmiş Sena için!Üzerinde de güzel bir özür yazısı ile birlikte gönderilmiş.
Küçük kızın attığı mail için de ayrıca teşekkür etmişler,dağıtımı yaygınlaştıracaklarına dair müjdeli haberi de vermişler!
Reklam gerçekten çok ilgi çekici bir araç pazarlama için…Fakat ilgi çekmeyi başardığınız ürün erişilmez olunca maalesef bir işe yaramıyor.Reklamı olsun,dağıtımı olsun,ulaşımı olsun bunların hepsi bir bütündür.Birindeki eksiklik pazarlama sistemini başarısız kılar,ne ürün satıştaki amacına ulaşır,ne de müşteri memnun kalır.Sena’nın yaşadığı bu dondurma krizini de buna güzel bir örnek olduğu için paylaşmak istedim.Taktir etiğim Panda markasının bu güzel davranışını da göz ardı etmemek lazım tabi,gerçekten çok kibar bir hareket olmuş…

18 Mart 2009 Çarşamba

KRİZDEN SONRA LOGOLAR !!



malum krizdeyiz..geçen gün mailbox 'ıma kriz sonrası logolardan olusan trajikomik! bir mail geldi.gülermisiniz aglarmısınz derler ya aynen öyle!aslında bizi teget gecti,gecmekte o kriz!!işte kanıtı! ülker cubuk kraker teğet kraker olmuş=).tüm türkiyenin her kesimin izledigi varmısın yokmusun yarısması anladıgımız üzere devam etmekte ama bir farkla!artık yarısmanın ismi ''açmısın tokmusun?'' =) yarısmacı hamdi beyden gelen kokorec teklifine ne diyecek? kutusuna gidip belkide tavuk corbası yada kuru fasülye kazanacak!! :) kim bilir ki?O da ne? Koskoca SABANCI holding de krizden etkilenmis görunmekte logosu SA tılık olmus!! rakibi KOÇ HOLDİNG ise KUZU olmus!simdi de gelelim dünya devleri arasında olan GOOGLE a! oda bütceyi kısmıs görunmekte:) bir ^O' cıkartmıslar ARTIK GOOGLE ; GOGLE! yapan arkadasların hayal gucunü tebrik ediyorum:) umarım sonumuz bu olmaz..

16 Mart 2009 Pazartesi

T-BOX çILGINLIGI




t-box yenilikçi ve yaratıcı fikirleriyle farklı bir akım yakaladı..aslında var olan şeyleri kücücük kutulara sıkştırıp 9.99 gibi müşteriyi çağıran fiyatlarla koydu raflara..önce tshirtle basladı hersey..bir anda müsterinin farkındalıgına!! girdi..
daha sonra enteresan cagrısımlardan olusan isimler taktı herşeye..örnegin;kadınların vazgecilmezlerinden alan külotlucorap ;corapunzel,
yagmurlu havalardaki kurtarıcımız oldu şıpdediks=),cüzdanlar oldu parabol,pijamalarımız gud nayt.. :) çok da güzel oldu gerçekten ilgiyle begenerek izliyoruz yenilikleri. tbox sadece giysi alanında sınırlı kalmadı,en son bombaları cakmaklar(şarjlı kibrit),usb bellekler(bin gates).. tasarımları ve o kücücük kutuların beni al beni al dedirten sevimlilikleri gercekten basarılı!!
ayrıca artık tboxa istedigimiz heryerden ulasabiliyoruz! benzin istasyonları,alısveris merkezleri,tatil köyleri,plajlar,..



PARAM VARSA AKLIM YOK MU SANDIN?!








Reklamların etkisi çok büyük şüphesiz.Bu günlerde televizyonda oynayan ve oldukça başarılı bulduklarımdan bir tanesi de Türk Telekom’un ‘yurtdışındayken cep telefonu ve laptop ile ev ya da iş tarifesiyle konuşma tarifesi’ reklamı.Cem Yılmaz’ın zengin iş adamını canlandırdığı ve Fransa’da geçen reklam desem herkes tahmin eder herhaldeJ
Aslında çok da ilgi çekmeyecek bir konuda bir reklamla, bu kadar başarılı olunabilir’in güzel bir örneği bu…Cem Yılmaz her zamanki gibi olayı bitirmiş zaten.Türk Telekom’un hizmetini tanıtırken ’Param varsa aklım yok mu sandın’ diyerek bir de çook parası olup nereye harcayacağını bilemeyen vatandaşlarımıza güzel bir mesaj göndermeyi ihmal de etmemiş!:) Reklamın finali ise tek başına ilgi çekmeye yeter bile!:) :


''NA SAR ET MéNé O’LURA CA LIS SE NİND ÉOL URR’’

MARKETING'I LÜTFEN FARKETING!
Facebook: çoğumuzun hemen her gün girmeden yapamadığı,meraklı meraklı karıştırmadan duramadığımız bir yer! Belki direkt olarak fark edemiyoruz ama,Facebook öyle güzel bir pazarlama ortamı sağlıyor ki bizlere; buradan pek çok konuda reklam yapılıyor,şarkıcıların afişleri görülüyor,videolar gönderiliyor,müzikler yollanıp dinleniyor,konserlerin,seminerlerin,kutlamaların yerleri ve zamanları burada ilan edilip mesaj olarak yollanıyor,hatta bizim okulun işletme klubü bile bana buradan ulaşıyor,yan masadan rakılar mezeler gönderiliyor…=) İyice düşününce anlıyoruz ki,bu sitede hemen her şeyin sunumunu,reklamını çok kolay ve güzel bir şekilde yapmak mümkün! Koyun mesela satışını yaptığınız bir ürünün fotoğrafını,güzel güzel tanıtın,ilgi çekici yazıyı da patlatın altına,sonra buradan masrafsız bir şekilde tüm arkadaşlarınıza,hatta tanıdık tanımadık kim varsa gönderin! Böylece ilgilenenler hemen kendini gösteriyor,siz de malı pazarlamış oluyorsunuz! Hele şu mesaj kutularına gelen konserlerin,eğlence mekanlarının reklamları en etkilisi bence!İster istemez okuyoruz ve bu afişler aklımızı çeliyor çoğu zaman!
Aslında burada kendi reklamımızı bile yapıyoruz en karizmatiğinden! Telefonu havaya kaldırıp kuşbakışı çekilen bi de üstüne süper facebook bakışı atılan fotoğraflarımızı koyup insanlara kendimizi göstermiyor muyuz?Kendi duygularımızı,politik düşüncelerimizi,yorumlarımızı duvardan duvara yazmıyor muyuz?Yeri geldiğinde bir görüşümüzü savunmak için’’şu konuda şöyle düşünen veya bunu benim gibi gören şu kadar kişi bulabilirim’’sloganlarıyla insan onayları bekliyoruz;fikirlerimizi sunup pazarlıyoruz yani!
Amaç burada her ne kadar yıllardır bulamadığımız,gözümüzde tüten ilkokul arkadaşlarımızı bulup irtibata geçmek olsa daa( :P ), bu sitenin başka boyutları da olan, tabiri caizse ‘’her türlü piyasa ortamına açık’’bir yer olduğunu da görüyor,sevgiyle takip ediyoruz!=)